Her ne kadar uzun yıllar boyunca temiz odaların geliştirilmesi ve böylece temiz uzay araçları üretmek için protokoller yenilense de, ne yaparsak yapalım aslında hiçbir zaman uzaya saf, temiz uzay aracı gönderemiyoruz. Temizleme prosedürlerinin yanında, uzay araçlarına sıcaklık, radyasyon gibi zorlu testler yapılıyor. Sıcaklık testinde, yoğun sıcaklık değişimi uygulanıyor yani uzay aracı önce yüksek sıcak ve sonrasında yüksek soğukluklara muhatap edilip devrelerin veya parçaların çatlayıp çatlamadığı kontrol ediliyor. Ya da radyasyon testinde uzayda maruz kalacağı radyasyon veriliyor. Bu temizlik prosedürlerinde ve testlerde birçok mikrop ölüyor ancak yine de bazıları ayakta kalabiliyorlar. Dolayısıyla bu zor şartlarda bile ayakta kalanlar, uzay aracı Mars’a gittiğinde de ayakta kalma ihtimali yüksek olacak olanlar olmuş oluyor. Kısacası en temiz sandığımız uzay araçları bile milyonlarca mikrobik yaşam taşıyorlar ve gittikleri yere götürüyorlar. Bu tür canlılara ekstremofil deniyor ve bunlar çok zor şartlar altında bile uzun süre yaşamlarını sürdürebiliyorlar.
Ancak, işin güzel tarafı, bu canlılar öncelikle 5 ya da 8.5 ay arası sürecek bir uzay yolculuğu yapacaklar. Dolayısıyla özellikle uzaydan gelen çok şiddetli kozmik ışınlara maruz kalacaklar. Buradan uzun süre canlı kalması çok zor. Öte yandan Mars’a ulaştığında, Mars’ın çok ince atmosferinden ve manyetik alanının çok küçük olmasından dolayı, Mars zaten sürekli hem Güneş hem de kozmik ışınlara maruz kalıyor. Uzun süre yüzeyde duran bir mikroorganizmanın da yaşama tutunma şansı neredeyse yok. Tabii şu anda uzay aracının dışında kalmış mikroorganizmalardan bahsediyoruz, yani içeride kalanlar elbette daha uzun yaşam şartlarına sahip olacaklardır. Ancak henüz hala Dünyadan gidecek mikroorganizmaların Mars’ta bir komünite oluşturup yaşayabileceklerine dair inandırıcı bir makale yok. O nedenle 2020 Mars robotları Mars’a ulaşmadan önce Gezegen Koruma Ofisi’nin en kısa zamanda kararlarını değiştirip, bu robotların gerçek yaşam bulunma ihtimali olan özel yerlere iniş yapmaları büyük önem taşıyor. Ümidimiz o ki, ofis bu katı tutumundan vazgeçer ve kim bilir bu robotlar da en kısa zamanda Mars’taki yaşamı bulabilirler